Felicja is married to a handsome man called Lazarz.
- Felicja, Łazarz adında yakışıklı bir adamla evli.
He is handsome and clever.
- O, yakışıklı ve akıllıdır.
He's smart, handsome and polite.
- O akıllı, yakışıklı ve kibardır.
Tom is sweet, smart, and handsome.
- Tom tatlı, akıllı ve yakışıklıdır.
What did you think of Tom? He's got a nice voice. Just a nice voice? Well, his face is nothing special, right? Really! I think he's pretty good looking.
- Tom hakkında ne düşünüyorsun? Onun güzel bir sesi var. Sadece güzel bir ses mi? Pekala, onun yüzü özel bir şey değil, değil mi? Gerçekten mi! Sanırım o oldukça yakışıklı.
He's really good looking.
- O gerçekten yakışıklı.
He's a good-looking man.
- O yakışıklı bir adam.
He's a good-looking guy.
- O yakışıklı bir adam.