yağmur damlası

listen to the pronunciation of yağmur damlası
Турецкий язык - Английский Язык
rain drop
raindrop

Now the first raindrops are already falling. - Şimdi ilk yağmur damlası düşüyor.

A raindrop splashed on her cheek. - Bir yağmur damlası onu yanağına sıçradı.

yağmur damla
rain drop
yağmur damla
raindrop

I should have brought my umbrella. Large raindrops are starting to fall. - Şemsiyemi getirmeliydim. Büyük yağmur damlaları düşmeye başlıyor.

A raindrop splashed on her cheek. - Bir yağmur damlası onu yanağına sıçradı.

Турецкий язык - Турецкий язык
(Osmanlı Dönemi) KABBE
yağmur damlası
Избранное