It took three weeks to demolish the old house.
- Eski evi yıkmak üç hafta sürdü.
Destroying things is much easier than making them.
- Bir şeyi yıkmak, yapmaktan çok daha kolaydır.
We must work hard to break down social barriers.
- Bizim sosyal engelleri yıkmak için çok çalışmamız gerekmektedir.
This house needs so many repairs, it would be easier to tear it down and build a new one.
- Bu evin çok fazla onarıma ihtiyacı var, onu yıkmak ve yenisini yapmak daha kolay olacaktır.
This house needs so many repairs, it would be easier to tear it down and build a new one.
- Bu evin çok fazla onarıma ihtiyacı var, onu yıkmak ve yenisini yapmak daha kolay olacaktır.
We must work hard to break down social barriers.
- Bizim sosyal engelleri yıkmak için çok çalışmamız gerekmektedir.
We must work hard to break down social barriers.
- Bizim sosyal engelleri yıkmak için çok çalışmamız gerekmektedir.
Those people ruin their government, but they don't know how to build it again.
- O insanlar hükümetlerini yıktılar ama onu tekrar nasıl inşa edeceklerini bilmiyorlar.
The war brought ruin to the country.
- Savaş ülkeye yıkım getirdi.
Nobody is going to tear down this house.
- Kimse bu evi yıkmayacak.
We're planning to tear down our house.
- Biz evimizi yıkmayı planlıyoruz.
They're going to knock down that monument.
- Onlar o anıtı yıkacaklar.
The shopping center will be demolished.
- Alıveriş merkezi yıkılacak.
This building will be demolished next month.
- Bu bina önümüzdeki ay yıkılacak.
Tom ruined his favorite shirt by washing it in water that was too hot.
- Tom onu çok sıcak olan suda yıkayarak en sevdiği gömleğini mahvetti.
Tom found his house vandalized.
- Tom evini yakılmış yıkılmış buldu.
The shopping center will be demolished.
- Alıveriş merkezi yıkılacak.
All the buildings on this block will be demolished.
- Bu bloktaki tüm binalar yıkılacak.