Tom doesn't like washing dishes.
- Tom bulaşık yıkamayı sevmez.
Washing your hands regularly is a good way to prevent catching some diseases.
- Ellerinizi düzenli olarak yıkama bazı hastalıklara yakalanmayı önlemek için iyi bir yoldur.
She washed her dirty hands before the meal.
- O, yemekten önce kirli ellerini yıkadı.
Mary is really great. She cooked a wonderful meal for me and even washed the dishes herself.
- Mary gerçekten harika. O benim için harika bir yemek pişirdi ve bulaşıkları bile kendisi yıkadı.
We'll go wash ourselves in the river tomorrow.
- Yarın nehirde yıkanmaya gideceğiz.
One hand washes the other.
- Bir el diğerini yıkar.