Its surface was as flat as a mirror.
- Onun yüzeyi bir ayna kadar düzdü.
Although rainforests make up only two percent of the earth's surface, over half the world's wild plant, animal and insect species live there.
- Yağmur ormanlarının, dünya yüzeyinin sadece yüzde ikisini kaplamasına rağmen; vahşi bitki, hayvan ve bitki türlerinin yarısından fazlası orada yaşar.
The Earth's cryosphere (the frozen water on our planet) currently covers about 10% of the Earth's surface.
- Dünya'nın kriosferi (gezegenimizdeki donmuş su), şu anda dünya yüzeyinin yaklaşık % 10'unu kaplar.
The ocean covers more than 70 percent of the surface of our planet.
- Okyanuslar gezegenimiz yüzeyinin yüzde 70'inden fazlasını kaplar.
I am faced with a mountain of problems.
- Ben devasa sorunlarla yüz yüzeyim.
Both we and the Soviets face the common threat of nuclear destruction and there is no likelihood that either capitalism or communism will survive a nuclear war.
- Biz ve sovyetler nükleer yıkımın alışılmış tehditiyle yüz yüzeyiz ve hem kapitalizmin hem komunizmin nükleer bir savaşla mücadele etmesi olasılık dışı.