They started a drive to raise a charity fund.
- Yardım fonunu yükseltmek için bir araba gezintisine başladılar.
The landlord says he wants to raise the rent.
- Ev sahibi kirayı yükseltmek istediğini söylüyor.
What can we do to increase our profits?
- Kârlarımızı yükseltmek için ne yapabiliriz?
His job is to promote sales.
- Onun işi satışları yükseltmektir.
We will have to upgrade our servers.
- Biz sunucularımızı yükseltmek zorunda kalacağız.
To upgrade the firmware, you must go to the download page and download the latest version.
- Yazılımını yükseltmek için indirme sayfasına gitmelisin ve en son sürümü indirmelisin.
To raise one's name in later generations and thereby glorify one's parents, this is the greatest expression of filial piety.
- Birinin adını daha sonraki kuşaklarda yükseltmek ve böylece birinin ebeveynlerini övmek, bu anne babaya saygının en büyük ifadesidir.
The index rose 4% from the preceding month.
- Endeks bir önceki aya göre % 4 yükseldi.
Today, the temperature rose as high as 30 degrees Celsius.
- Bugün ısı 30 santigrat dereceye kadar yükseldi.
The rocket went up smoothly.
- Roket sorunsuzca yükseldi.
A cheer went up from the audience.
- Seyircilerden bir tezahürat yükseldi.
Prices are still on the rise.
- Fiyatlar hâlâ yükseliştedir.
Prices continued to rise.
- Fiyatlar yükselmeye devam etti.
The tree was so tall that it towered over the garden wall.
- Ağaç o kadar yüksekti ki bahçe duvarının üzerinde yükseldi.
The cost of living has gone up.
- Yaşamanın maliyeti yükseldi.
Why have coffee prices gone up?
- Kahve fiyatları neden yükseldi?
The exchange rate for the yen against the dollar has risen.
- Yen için döviz kuru dolar karşısında yükseldi.
The level of water in the river has risen.
- Nehrin su seviyesi yükseldi.
The Recruit scandal is a corruption scandal concerning public officials and politicians who accepted as bribes undisclosed shares from the RecruitCoscom company. The shares had been rising steadily.
- Acemi asker skandalı kamu görevlilerini ve rüşvet olarak RecruitCoscom'dan gizli payları alan politikacıları ilgilendiren bir rüşvet skandalıdır. Hisseler sürekli yükseliyordu.
The yen is rising and the dollar is falling.
- Yen yükseliyor dolar düşüyor.
The tree was so tall that it towered over the garden wall.
- Ağaç o kadar yüksekti ki bahçe duvarının üzerinde yükseldi.
The tower rose up against the blue sky.
- Kule mavi gökyüzüne doğru yükseldi.
As global warming increases, sea levels get higher and higher.
- Küresel ısınma artarken deniz seviyesi gittikçe yükseliyor.
Prices will continue to go up.
- Fiyatlar yükselmeye devam edecek.
Prices are about to go up again.
- Fiyatlar tekrar yükselmek üzere.
We will have to upgrade our servers.
- Biz sunucularımızı yükseltmek zorunda kalacağız.
To upgrade the firmware, you must go to the download page and download the latest version.
- Yazılımını yükseltmek için indirme sayfasına gitmelisin ve en son sürümü indirmelisin.