Определение worum в Английский Язык Турецкий язык словарь
- what
- ne
- what
- Bazen ingilizcede what kelimesi ile baslayan cümlecikler Türkçe cümlede fiil içinde belirlenir
- what
- {i} neyi
Bu kazaya neyin sebep olduğu tam bir sır.
- It is a complete mystery what caused the accident.
Neyin doğru olduğuna inandığını açıkça söyleme cesaretine sahip olmalısın.
- You ought to have the courage to speak out what you believe to be right.
- what
- ne kadar çok (şaşkınlık)
- what
- şaşkınlık belirtir
- what
- you-may-call-him/h i., bak. what-do-you-call-him/her/it/them
- what
- 'ne' soru ve şaşkınlıkta kullanılır
what! reallly.
- what
- zam. 1. ne: What´s this? Bu ne? Tell me what she said. Bana ne dediğini şöyle. What do you think İ am? Beni ne zannediyorsun? Don´t forget what she said! Onun dediğini unutma! İ´ve no money but what you see here. Burada gördüğünden başka param yok. Their production today iş not what it was. Onların şimdiki üretimi eskisi gibi değil. 2. Şaşkınlık belirtir: What, no lunch? Ne diyorsun? Öğle yemeği yok mu?/Ne, öğle yemeği yok mu? s. 1. ne; hangi: What news have you had from them? Onlardan ne haber? What time iş it? Saat kaç? What books have you read this summer? Bu yaz hangi kitapları okudun? What money İ have iş in the safe. Ne kadar param varsa kasada. 2. ne; ne kadar çok; ne kadar büyük (Şaşkınlık, hoşnutluk, öfke v.b. duyguları pekiştirmek için kullanılır.): What beautiful trees! Ne güzel ağaçlar! What a delightful spot! Ne güzel bir yer! With what joy did İ hand her over to them! Kendisini onlara ne büyük bir sevinçle teslim ettim, bir bilsen! He remembered what great sadness he´d felt then. O zamanki hüznünün ne kadar büyük olduğunu hatırladı. What a mess! su karışıklığa bak!
- what
- {ü} nasıl
Onun nasıl biri olduğunu hatırlıyor musun?
- Do you remember what she was like?
Önemli olan ne okuduğun değil onu nasıl okuduğundur.
- It is not what you read but how you read it that counts.
- what
- {i} neleri
Kahvaltı neleri kapsıyor?
- What does breakfast include?
Gelecekte bizi nelerin beklediğini bilmiyoruz.
- We don't know what the future holds for us.
- what
- He has no income but what he earns Kazandığından başka
- what
- {i} hangi
Hangisi ilk olarak geldi? Yumurta mı yoksa tavuk mu?
- What came first? The egg or the hen?
Doktor, hangi ilacı vereceğine karar vermeden önce dikkatlice düşünür.
- The doctor thinks carefully before deciding what medicine to give.
- what
- What you are doing is correct Yaptıgınız doğrudur