without stop; ceaseless, continuous; express (about a bus, train, etc.)

listen to the pronunciation of without stop; ceaseless, continuous; express (about a bus, train, etc.)
Английский Язык - Турецкий язык

Определение without stop; ceaseless, continuous; express (about a bus, train, etc.) в Английский Язык Турецкий язык словарь

nonstop
molasız

Osaka'dan Los Angeles'a molasız uçtuk. - We flew nonstop from Osaka to Los Angeles.

nonstop
durmaksızın
nonstop
fasılasız
nonstop
ha babam
nonstop
arasız
nonstop
hiç durmadan sürekli
nonstop
direkt

Bu tren Nagoya'ya direkt gider. - This train runs nonstop to Nagoya.

nonstop
aralıksız
nonstop
(yolculuk) hiç bir yerde durmadan
nonstop
Duraksız, durmaksızın, sürekli, devamlı
nonstop
{s} ekspres
nonstop
(sıfat) devamlı, direkt, aktarmasız, kesintisiz, ekspres
nonstop
ara vermeden
nonstop
durmadan

Ben sadece durmadan uçuşlarla ilgileniyorum. - I'm only interested in nonstop flights.

Tom üç saat boyunca durmadan konuştu. - Tom talked nonstop for three hours.

nonstop
sürekli

Lindbergh'in tek başına sürekli transatlantik uçuşu kayda değer bir başarıydı. - Lindbergh's solo nonstop transatlantic flight was a remarkable accomplishment.

nonstop
{s} aralıksız, sürekli. z
nonstop
devamlı
nonstop
{s} kesintisiz

Tom tam bir saat boyunca kesintisiz konuştu. - Tom talked nonstop for a full hour.

Bu uçak Tokyo'ya kesintisiz uçar. - This plane flies nonstop to Tokyo.

Английский Язык - Английский Язык
{s} nonstop
without stop; ceaseless, continuous; express (about a bus, train, etc.)

    Расстановка переносов

    with·out stop; ceaseless, continuous; ex·press (about a bus, train, etc.)
Избранное