Yurt dışında seyahat söz konusu değil.
- Traveling abroad is out of the question.
Onun kulağının dışında büyüyen çirkin tüyleri var.
- He has unsightly hairs growing out of his ears.
Sizin fikirleriniz güncelliğini yitirmiş gibi görünüyor
- Your opinion seems to be out of date.
Siz arkadaşlara odamın dışında kalmanızı kaç kez söyledim.
- How many times have I told you guys to stay out of my room?
Durum hızla denetimden çıktı.
- The situation quickly got out of hand.
Tom senin dengin değil.
- Tom is out of your league.
Tom onu bir adalet duygusundan yoksun olarak yaptı.
- Tom did it out of a sense of justice.
Yüzmede iyi olmadığımdan dolayı, boyumu aşan yerlerde yüzmekten kaçınırım.
- As I'm not good at swimming, I avoid swimming out of my depth.
Tom John'un evliliğinden dolayı Mary ile konuşamadı.
- Tom was unable to talk Mary out of marrying John.
Yataktan çıkmadan önce günün geriye kalanında ne yapacağım hakkında düşünerek biraz zaman harcarım.
- Before I get out of bed, I spend a little time thinking about what I'll be doing the rest of the day.
Şimdi birkaç aydır yeni gelişmeler hakkında bilgim yok.
- I've been out of touch with things for several months now.
O, evin dışına giderken görüldü.
- He was seen going out of the house.
Tom bu ayın sonunda kasabanın dışına taşınıyor.
- Tom is moving out of town at the end of this month.
Tavan arasından dışarı çıkma.
- Don't come out of the attic.
I give money to charity out of pity.