Temyize gitmemeye karar verdim.
- I've decided not to appeal.
Biz destek için temyize gittik.
- We made an appeal for support.
Bence o gerçekten albenilidir.
- I think that's really appealing.
O, yardım için bana başvurdu.
- She appealed to me for help.
Onlar yardım için bize başvurdular.
- They appealed to us for help.
Small cause, great effect.
- Kleine Ursache, große Wirkung.
The effect of the medicine was amazing.
- Die Wirkung des Medikamentes war beeindruckend.