wiege

listen to the pronunciation of wiege
Немецкий Язык - Турецкий язык
[die] beşik
n {vi: gı} e beşik
beşik

Çocuktum, hatırlıyorum, annem beni beşikte sallıyordu. - Ich war ein Kind, ich erinnere mich, meine Mutter schaukelte mich in der Wiege.

Bebek beşikte uyuyakaldı. - Das Baby schlief in der Wiege ein.

Английский Язык - Турецкий язык

Определение wiege в Английский Язык Турецкий язык словарь

cradle
{i} beşik

Beşik sallayan el dünyayı yönetir. - The hand that rocks the cradle rules the world.

Beşikteki bebek çok şirindir. - The baby in the cradle is very pretty.

cradle
(Bilgisayar) telefon almaç yuvası
cradle
beşikteymiş
cradle
kızak gemi
cradle
bir şeyin başladığı yer
cradle
(dikinti/vb.) tahta
cradle
beşikte sallamak
cradle
çocukluk yılları
cradle
{f} tırpan ile ot biçmek
cradle
cradlesongi ninni rob the cradle yaşça kendinden çok küçük birisi ile gezmek veya evlenmek
cradle
(fiil) beşiğe yatırmak; özenle kucaklamak; sakınmak, yetiştirmek, tırpan ile ot biçmek
cradle
{i} gemi kızağı
cradle
(isim) beşik; başlangıç; gemi kızağı, kızak (gemi), kırık kemiğin sarıldığı tahta parçaları
cradle
karada filika için dayak
cradle
{f} yetiştirmek
cradle
(Tekstil) tutucu kızak, kafes
cradle
ot toplamak için tırpana eklenen parmaklık
cradle
(Askeri) BEŞİK: Toplarda geri tepme sırasında oynayan kısmın ileri geri kaymasını temin eden, namluyu üzerinde taşıyan ve geri tepme düzenine yataklık yapan kısım
cradle
{f} beşiğe yatırmak
Немецкий Язык - Английский Язык
baby cradle
cradle
Wiege (von etwas)
cradle (of something)
die Wiege der Menschheit
the cradle of mankind
von der Wiege bis zur Bahre
from the cradle to the grave