Bizim etki sahamız o zamandan beri çok genişledi.
- Our sphere of influence has expanded so much since then.
İş bu yıl % 50 oranında genişlemiştir.
- The business has expanded by 50% this year.
Ağaçların büyümesini engelleyen bir fundalık sık sık yangın tarafından oluşturulur ya da genişletilir.
- A heath is often created or expanded by fire, which prevents the growth of trees.
Metni değiştirip genişlettim.
- I've changed and expanded the text.