Ona nereye gittiğini sordum.
- I asked him where he was going.
Babanın nereye gittiğini biliyor musun?
- Do you know where your dad went?
Demiryolu istasyonu nerede?
- Where is the railroad station?
Kadını nerede gördün?
- Where did you see the woman?
Lütfen bana nerede yaşayacağını söyle.
- Please tell me where you will live.
Nerede oturmak istiyorsun?
- Where do you want to sit?
Havaalanı otobüsleri nereden kalkıyor?
- Where do the airport buses leave from?
George'un tenis raketini nereden aldığını biliyor musunuz?
- Do you know where George bought his tennis racket?
Harita üzerindeki konumumuz neresidir?
- Where is my position on the map?
Hani küçük prensesim?
- Where's my little princess?
Durum ya batarsın ya da çıkarsın noktasına geldi.
- The situation has come to the point where we either sink or swim.
Bu kuralın geçerli olmadığı bazı durumlar vardır.
- There are some cases where this rule does not apply.
Ateş olmayan yerden duman çıkmaz.
- Where there's smoke there's fire.
Köpeği her yerde onu gittiği yerden takip eder.
- His dog follows him wherever he goes.
Bu şarkıyı dinlediğim zaman büyüdüğüm yeri düşünüyorum.
- When I hear that song, I think about the place where I grew up.
Tom altın paralarını koyduğu yerin mükemmel saklama yeri olduğunu düşünüyordu. Fakat, yanılıyordu.
- Tom thought where he put his gold coins was the perfect hiding place. However, he was wrong.
Harita üzerindeki konumumuz neresidir?
- Where is my position on the map?
Kanada'nın neresindensin?
- Where in Canada are you from?
Sizin için neresi uygun?
- Where's convenient for you?
Köpeği her yerde onu gittiği yerden takip eder.
- His dog follows him wherever he goes.
Tom durduğu yerden Mary'yi görebiliyordu.
- Tom could see Mary from where he stood.
The snowbirds travel where it is warm.
Their job is to go where they are called.
He is looking for a house where he can have a complete office.
Where no provision under this Act is applicable, the case shall be decided in accordance with the customary pratices.
I wonder whether Tom knows where my umbrella is.
- I wonder if Tom knows where my umbrella is.
I wonder whether Tom knows where Mary's umbrella is.
- I wonder if Tom knows where Mary's umbrella is.