İnsanlar yaşlanırken, beyin hücreleri daha az verimli olur.
- As people get older, their brain cells become less efficient.
Daha az et yemek iyi bir fikir midir?
- Is eating less meat a good idea?
Doktor bana daha az yüksek kalorili atıştırmalıklar yememi söyledi.
- The doctor told me to eat fewer high-calorie snacks.
Bu gazete gittikçe daha az kopya satıyor.
- This newspaper is selling fewer and fewer copies.
Şimdi hakkında endişelenecek daha az şeyimiz var.
- Now we have one less thing to worry about.
Onun daha az şeyi kabulleneceğinden emin değildim.
- I wasn't sure that he would settle for anything less.
Bir haftadan daha az bir sürede, teslim oldular.
- In less than one week, they surrendered.
Mücizeden daha az bir şey değildi.
- It was nothing less than a miracle.
I have fewer books than you.
- Ich habe weniger Bücher als du.
My hens laid fewer eggs last year.
- Meine Hennen haben letztes Jahr weniger Eier gelegt.
I have less and less time for reading.
- Ich habe immer weniger Zeit zum Lesen.
You're spending less and less time with the children.
- Du hast immer weniger Zeit für die Kinder.
I recall less and less of my childhood.
- Ich erinnere mich an immer weniger aus meiner Kindheit.