Bunun tuhaf olduğunu biliyorum.
- I know this is weird.
Postacının henüz gelmemesi tuhaf.
- It's weird that the mailman hasn't come yet.
Bugüne kadar yediğin en acayip şey ne?
- What's the weirdest thing you've ever eaten?
Tom'un bir sürü acayip fikirleri var.
- Tom has a lot of weird ideas.
Bu bir araba için gerçekten kırmızının garip bir tonu.
- That's a really weird shade of red for a car.
Tom Mary'ye garip bir görüntü verdi.
- Tom gave Mary a weird look.
Hey man, you’re weirding me out.