Tom'la konuşarak vakit harcamak istemiyorum.
- I don't want to waste time talking to Tom.
Neden onu yaparak boşa vakit harcamak istiyorsun?
- Why do you want to waste time doing that?
Esperanto kesinlikle çok büyük bir zaman kaybı!
- Esperanto is surely an enormous waste of time!
Bence Twitter bir zaman kaybıdır.
- In my opinion, Twitter is a waste of time.
Asking him for money is a waste of time — he won't give you any.