Onun ne zaman geri geleceğini bilmiyorum.
- Ich weiß nicht, wann sie zurück sein wird.
Ne zaman Almanca öğrenmeye başladın?
- Wann hast du angefangen, Deutsch zu lernen?
Ne zaman burada yüzebilirim?
- When can I swim here?
Genellikle ne zaman yatarsın?
- When do you usually go to bed?
Bir zamanlar bir öğrenci iken onunla tanıştım.
- I met him once when I was a student.
O beş yaşında iken o şiiri ezberleyebildi.
- He was able to memorize that poem when he was five years old.
Ev ödevi yapmam gerektiğinde erkek kardeşim her zaman bana yardım eder.
- When I have homework to do, my brother always helps me with it.
Bir şey için ödeme yapmam gerektiğinde ben sadece kredi kartı kullanırım.
- I just use a credit card whenever I need to pay for something.
Bütün söylediği zamanı geldiğinde öğreneceğimizdi.
- All she said was that we would know when the time came.
O geldiğinde başlayacağız.
- We will start when he comes.
Küçükken büyükanne ve büyükbabalarımla taşrada çok vakit geçirdim.
- When I was little, I spent a lot of time in the country with my grandparents.
Facebook'ta en son ne zaman vakit geçirdin?
- When was the last time you spent time on Facebook?
Ne zaman geri döneceksin?
- When will you return?
Keşke dışarı çıktığın zaman kapıyı kapatsan.
- I wish you would shut the door when you go out.
Bir an önce onu kullanmak istediğimi bildiğin halde niçin tavuğu böyle alması zor bir yere koydun?
- Why did you put the chicken in such a difficult place to get when you knew that I wanted to use it right away?
The seven questions that an engineer has to ask himself are: who, what, when, where, why, how and how much.
- Die sieben Fragen, die sich ein Ingenieur stellen muss, sind: wer, was, wann, wo, warum, wie und wie viel.
When are we eating? I'm hungry!
- Wann essen wir? Ich habe Hunger!