wählend

listen to the pronunciation of wählend
Английский Язык - Турецкий язык

Определение wählend в Английский Язык Турецкий язык словарь

choosing
seçen
voting
{i} oy verme

Bazı ülkeler oy vermeyi zorunlu kılar. - Some countries make voting compulsory.

Bazı insanlar oy verme yaşının 16'ya düşürülmesi gerektiğini düşünüyor. - Some people think that the voting age should be lowered to 16.

choosing
seç

Tom onu bekliyor olsada, Mary'nin bir elbise seçmesi zamanını aldı. - Mary took her time choosing a dress even though Tom was waiting for her.

Karımı seçerken büyük bir hata yaptım. - I made a big mistake when choosing my wife.

choosing
seçici

İş otel seçmeye gelince çok seçicidir. - ׂShe's very picky when it comes to choosing hotels.

choosing
(isim) seçme
choosing
seçerek
choosing
seçi

Tom iş için Mary'yi seçiminde bir hata yaptı. - Tom made a mistake in choosing Mary for the job.

Onun başkan olarak seçilmesine kimse karşı çıkmadı. - Nobody argued against choosing him as chairman.

opting
seçme
selecting
seçerek
selecting
(Bilgisayar) seçiliyor
selecting
alçaklık
dialling
(alısün) numara çevirme
selecting
{f} seç

Tom, dans için müzik seçimi konusunda iyi bir iş çıkardı. - Tom did a pretty good job of selecting music for the dance.

selecting
seçme
voting
oy kullanan
choosing
seç(mek)
dialling
çevir
selecting
ayıklama
selecting
seçici
selecting
seçen
Немецкий Язык - Английский Язык
voting
choosing
opting
making one's choice
balloting
dialling
dialing
adopting
selecting
electing