I want to emphasize this point in particular.
- Ben özellikle bu konuyu vurgulamak istiyorum.
The teacher often emphasizes that students should have courage.
- Öğretmen genellikle öğrencilerin cesarete sahip olmalarının gerekli olduğunu vurgulamaktadır.
It is important to stress that the consequences are not the same.
- Sonuçların aynı olmadığını vurgulamak önemlidir.
I want to stress this point.
- Bu konuyu vurgulamak istiyorum.
I want to emphasize this point in particular.
- Ben özellikle bu konuyu vurgulamak istiyorum.
You should emphasize that fact.
- O gerçeği vurgulamalısın.
I wrote down every phrase in his speech that he stressed.
- Konuşmasında vurguladığı her ifadeyi not aldım.
The teacher stressed the importance of daily practice.
- Öğretmen günlük çalışmanın önemini vurguladı.
Take a screenshot of just the highlighted text.
- Sadece vurgulanan metnin ekran görüntüsünü alın.
The word before XYZ should be highlighted in yellow.
- XYZ'den önceki kelime sarı ile vurgulanmalı.
I would like to stress that it is more convenient to control tariffs as a bloc rather than country by country.
- Tarifeleri blok olarak kontrol etmenin ülke ülke kontrol etmekten daha uygun olduğunu vurgulamak istiyorum.
It is important to stress that the consequences are not the same.
- Sonuçların aynı olmadığını vurgulamak önemlidir.
It is impossible to overemphasize its importance.
- Onun önemini önemle vurgulamak imkansızdır.