Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

vorrang

listen to the pronunciation of vorrang
Немецкий Язык - Турецкий язык
[der] üstünlük, öncelik
{'fo: rre: tih} elde mevcut
öncelik sırası
Английский Язык - Турецкий язык

Определение vorrang в Английский Язык Турецкий язык словарь

prior
önceden

Sanığın önceden hiçbir mahkumiyeti yok. - The defendant has no prior convictions.

Üzgünüm, fakat önceden verilmiş sözüm var. - I'm sorry, but I have a prior engagement.

prior
önsel
precedency
öncelik
prior
önceki

Önceki uyarılar yoktu. - There were no prior warnings.

Önceki deneyim gerekli değildir. - No prior experience is required.

prior
öncelikli

Diğer gezegenlerin sömürgeleştirilmesini en öncelikli konularımızdan biri yapmalıyız. - We must make colonization of other planets one of our top priorities.

Diğer gezegenlerin sömürgeleştirilmesi bizim en öncelikli konularımızdan biridir. - Colonization of other planets is one of our top priorities.

prior
{s} önce

Önceliğin ne olması gerektiğine karar verememek en büyük sorundur. - Not being able to decide what the priority should be is the biggest problem.

Plan öncelik ve aciliyeti düşürmektedir. - Being less urgent, this plan is lower in priority.

prior
{i} tarikat ileri geleni
prior
daha önemli
prior
{i} dini kuruluş yetkilisi
prior
önceki/öncelikli
prior
(sıfat) önceki, eski, sabık, önce, öncelikli, kıdemli
prior
(Mukavele) evvel, evvelki, önce
prior
{s} önceki, evvelki, sabık
prior
{i} manastır başrahibi
prior
başrahip
prior
priorshipmanastır baş rahibinin rütbe ve
prior
{s} eski

Tom'un eski suç kaydı yok. - Tom has no prior criminal record.

prior
prior to his death ölümünden evvel