vorführen

listen to the pronunciation of vorführen
Немецкий Язык - Турецкий язык
{'fo: rfü: rın} sunmak, ortaya koymak
sergilemek; (film) göstermek
dem Gericht vorführen
mahkemeye çıkarmak, yargıcın huzuruna çıkarmak
Английский Язык - Турецкий язык

Определение vorführen в Английский Язык Турецкий язык словарь

presentation
sunum

Tom bütün sabahı sunumuna hazırlanmakla geçirdi. - Tom spent the whole morning getting ready for his presentation.

Öğretmenim sunumumu hazırlayışımla daha fazla zaman geçirmemi söyledi. - My teacher told me that I should have spent more time preparing my presentation.

presentation
{i} hediye
presentation
{i} armağan
presentation
tiyatro oyunu
presentation
presen- tation copy hediyelik nüsha
presentation
{i} sunma, sunuş, takdim; sunulma, sunuluş
presentation
psik
presentation
{i} gösterme; gösterilme
presentation
{i} gösterim
presentation
{i} tanıtma
presentation
sunuluş
presentation
takdim etme
presentation
(Ticaret) arzetme
presentation
{i} arz
presentation
gösterme
presentation
{i} tavsiye etme
presentation
{i} sahneye koyma
presentation
sunu, gösteriliş
presentation
sunulma