O, gönüllü olarak annesinin temizlik yapmasına yardımcı oldu.
- He voluntarily helped his mum clean.
Ben gönüllü olarak askere yazıldım.
- I enlisted voluntarily.
Tom itirafı kendi isteğiyle imzalamadı.
- Tom didn't sign the confession voluntarily.
O, gönüllü olarak annesinin temizlik yapmasına yardımcı oldu.
- He voluntarily helped his mum clean.
Ben gönüllü olarak askere yazıldım.
- I enlisted voluntarily.
Şirket insanların gönüllü olarak istifa etmeleri için yalvardı.
- The company appealed for people to take voluntary resignation.
Bu tamamen gönüllüydü.
- This was totally voluntary.
Bağışlar isteğe bağlıdır.
- Donations are voluntary.