Hava, çeşitli gazların bir karışımıdır.
- Air is a mixture of various gases.
Çeşitli şeyler hakkında konuştuk.
- We talked about various things.
Acıya katlanmanın birçok yolu var.
- There are various ways of enduring the pain.
O ofisteki birçok insanı taklit ediyordu.
- She was mimicking the various people in our office.
Biz değişik başlıklarda konuştuk.
- We talked about various topics.
Değişik bilgiler topladı.
- He collected various information.
Her türlü zamanımız var.
- We have all kinds of time.
O her türlü spor sever.
- She likes all kinds of sports.
Her türlü grup etkinlikleri vardı.
- There were all sorts of group activities.
Her tür tabloyu severim.
- I like all sorts of paintings.
Sergiye her çeşit insan geldi.
- All sorts of people came to the exhibition.
Tokyo'da her çeşit millet yaşar.
- All sorts of people live in Tokyo.
Diplomatlara çeşitli ayrıcalıklar tanınır.
- Diplomats are allowed various privileges.
Ayrıca çeşitli konular hakkında konuşmakla çok fazla zaman kaybedeceğiz.
- Besides, we will lose too much time to talk about the various topics.