verstärkt

listen to the pronunciation of verstärkt
Немецкий Язык - Турецкий язык
donatılı
güçlendirilmiş
Английский Язык - Турецкий язык

Определение verstärkt в Английский Язык Турецкий язык словарь

increasingly
çoğalarak
trussed
berkitilmiş
trussed
kafesli
trussed
üçgenleme
increasingly
gittikçe

Çıplak yoga gittikçe daha popüler hale geliyor. - Naked yoga is becoming increasingly popular.

Şöhretler gelip geçici. Sadakatler değişken. Yönetim ekipleri gittikçe elemanlarından daha kopuk. - Reputations are volatile. Loyalties are fickle. Management teams are increasingly disconnected from their staff.

increasingly
giderek daha çok

O, giderek daha çok kaygılanıyordu. - He was getting increasingly anxious.

trussed
{f} paketle
trussed
paketlenmiş
increasingly
artan bir şekilde

Artan bir şekilde yardımına ihtiyacım var. - I increasingly need your help.

increasingly
giderek

Avrupa'da bir kamusal alan eksikliği giderek şiddetle hissedilmektedir. - The lack of a public sphere in Europe is being felt increasingly keenly.

Son yıllarda elektronik bilgisayarlar giderek önemli olmuştur. - In recent years electronic computers have become increasingly important.

increasingly
gitgide artarak
increasingly
z. gittikçe artarak: become increasingly difficult gittikçe zorlaşmak