O, çok az değerlidir.
- It is of little value.
Jefferson eğitimin değerine kesin olarak inanıyordu.
- Jefferson believed firmly in the value of education.
Bu makale kıymetsizdir.
- This article is of no value.
Ben her zaman bilgiye çok kıymet veririm.
- I always place a high value on knowledge.
Bir insan her şeyin fiyatını bilebilir ve hiçbir şeyin değerini bilemez.
- A man can know the price of everything and the value of nothing.
Ve iyi haber şu ki ekonomi tekrar büyüyor. Maaşlar, gelirler, ev fiyatları ve emeklilik hesapları yeniden artıyor. Yoksulluk yine düşüyor.
- And the good news is that today the economy is growing again. Wages, incomes, home values and retirement accounts are all rising again. Poverty is falling again.
Jefferson eğitimin değerine kesin olarak inanıyordu.
- Jefferson believed firmly in the value of education.
Resmin tahmini değeri birkaç milyon dolar.
- The value of the painting was estimated at several million dollars.
Elmasa 5,000 dolar değer biçildi.
- The diamond was valued at 5,000 dollars.
Şekerli içeceklerin hiçbir besin değeri yoktur ve kilo almaya önemli ölçüde etki ederler.
- Sugary drinks have no nutritional value and contribute significantly to weight gain.
Eğer gerçekten aile değerlerine önem veren bir milletsek, çoğu kadının doğum yapmak için ücretli izin bile alamadığı gerçeğine katlanmazdık.
- If we’re truly a nation of family values, we wouldn’t put up with the fact that many women can’t even get a paid day off to give birth.
The value of a crotchet is twice that of a quaver.
He tried to estimate the value of the produce at normal prices.
The value of my children's happiness is second only to that of my wife.
Gold was valued highly among the Romans.
I will have the family jewels valued by a professional.
I value these old photographs.
I establish the colors and principal values by organizing the painting into three values--dark, medium...and light. -Joe Hing Lowe.
The exact value of pi can never be computed.