İlerleme için biraz yer var.
- There's some room for improvement.
Ben ilerlemeyi görebiliyorum.
- I can see the improvement.
Gelişim önerileri hoş karşılanır.
- Suggestions for improvements are welcomed.
Türkçe konuşma ve dinlememin gelişmesi gerek.
- My speaking and listening in Turkish needs improvement.
İstikrarlı ekonomik gelişme vardı.
- There was steady economic improvement.
Biz birçok iyileştirmeler yaptık.
- We've made many improvements.
Montaj bandında yaptığımız iyileştirmeler sonunda fiyatları düşürebilir.
- The improvements we've made on the assembly line could eventually lower prices.