This river extends for hundreds of miles.
- Bu nehir yüzlerce mil uzanır.
This road extends to the coast.
- Bu yol, kıyıya kadar uzanır.
He reached across the table and shook my hand.
- Masanın üzerinden uzandı ve elimi sıktı.
Skirts last year reached just below the knees.
- Geçen yıl etekler tam dizlerin altına uzandı.