They slept a little in the room.
- Onlar, odada biraz uyudular.
I only slept for three hours.
- Ben sadece üç saat uyudum.
We must sleep at least seven hours a day.
- Günde en az yedi saat uyumak zorundayız.
Robin looks very cute when he's sleeping.
- Robin uyurken çok sevimli görünüyor.
My mother has a kip every afternoon.
- Annem her öğleden sonra uyur.
I usually have a kip on Sundays.
- Pazar günleri genellikle uyurum.
Robin looks very cute when he's sleeping.
- Robin uyurken çok sevimli görünüyor.
He's sleeping like a baby.
- Bir bebek gibi uyuyor.
It was too muggy for me to get to sleep last night.
- Dün gece hava uyuyamayacağım kadar çok nemliydi.
Tom couldn't get to sleep till after three last night.
- Tom dün gece üçten sonrasına kadar uyuyamadı.