Our conception of these practical consequences is for us the whole of our conception of the object This is the principle of Peirce, the principle of pragmatism.
When it comes to science, practice is more important than theory.
- Bilime gelince, uygulama teoriden daha önemlidir.
I see no reason why I shouldn't put it into practice.
- Onu niçin uygulamamam gerektiğinin sebebini anlamıyorum.
The concept is good, but the implementation is awful.
- Konsept iyi, ancak uygulama berbat.
Almost all implementations of virtual memory divide the virtual address space of an application program into pages; a page is a block of contiguous virtual memory addresses.
- Hemen hemen tüm sanal bellek uygulamaları bir uygulama programının sanal adres alanını sayfalara böler; bir sayfa bitişik sanal bellek adreslerinden oluşan bir bloktur.
This means you can reuse them freely for a textbook, for an application, for a research project, for anything!
- Bu, onları bir ders kitabı için, bir uygulama için, bir araştırma projesi için, her şey için yeniden serbestçe kullanabileceğin anlamına gelir.
Tom eventually figured out how to install a free database application on his computer.
- Tom sonunda kendi bilgisayarına ücretsiz bir veritabanı uygulamasını yüklemeyi anladı.
The effective application of antiseptics is an important matter in the prevention of hospital infections.
- Antiseptiklerin etkin uygulaması hastane enfeksiyonlarının önlenmesinde önemli bir konudur.
The government will adopt enforcement measures to solve this problem.
- Hükümet bu sorunu çözmek için uygulama önlemleri benimseyecektir.