usually with the definite article

listen to the pronunciation of usually with the definite article
Английский Язык - Турецкий язык

Определение usually with the definite article в Английский Язык Турецкий язык словарь

west
garp
west
{i} batı ülkeleri

Batı ülkeleri konuyla ilgili tutumundan dolayı Japonya'ya atlıyor. - Western countries are jumping on Japan for its stance on the issue.

Onlar batı ülkeleriyle iletişim kurdular. - They communicated with the Western countries.

west
batıya

Çok sayıda aile sınırda yeni bir hayat kurmak için batıya gitti. - Many families went west to make a new life on the frontier.

Batıya yolculuk zordu. - The trip west was hard.

west
batı

Ada Japonya'nın batısında yer alır. - The island lies to the west of Japan.

Batı Berlin, Sovyet kontrolü olmadan kalacaktı. - West Berlin would remain free of Soviet control.

west
garba doğru
west
batıda

Roger batıda şehirden şehire seyahat etti. - Roger traveled from town to town in the west.

Güneş batıdan doğsada, o kararından vazgeçmez. - Were the sun to rise in the west, she would not change her resolution.

west
{s} batıdaki

Batıdaki erkekler genellikle viski içer. - Generally men in Westerns drink whisky.

west
batısında

Şehrin on mil batısında bir taş ocağı var. - There's a rock quarry ten miles west of town.

Ada Japonya'nın batısında yer alır. - The island lies to the west of Japan.

west
{s} batı. z. batıya doğru: go west batıya doğru gitmek
west
{i} batı rüzgârı
west
batıya doğru

Yol batıya doğru hafifçe kıvrılır. - The road curves gently towards the west.

Uzun bir deve kervanı Batıya doğru gidiyordu. - A long caravan of camel was heading to the West.

west
{s} batıdan esen
Английский Язык - Английский Язык
west
usually with the definite article

    Расстановка переносов

    u·su·al·ly with the de·fi·nite ar·ti·cle

    Турецкое произношение

    yujıli wîdh dhi defınıt ärtıkıl

    Произношение

    /ˈyo͞oᴢʜəlē wəᴛʜ ᴛʜē ˈdefənət ˈärtəkəl/ /ˈjuːʒəliː wɪð ðiː ˈdɛfənət ˈɑːrtəkəl/
Избранное