Английский Язык - Турецкий язык
Определение uranistic в Английский Язык Турецкий язык словарь
- homosexual
- eşcinsel
Ben bir alkoliğim. Ben bir uyuşturucu bağımlısıyım. Ben eşcinselim. Ben bir dahiyim.
-I'm an alcoholic. I'm a drug addict. I'm homosexual. I'm a genius.
Bu TV gösterisi genç gebelik ve eşcinsellik konuları ele almaktadır.
-This TV show tackles issues of teenage pregnancy and homosexuality.
- homosexual
- {i} homoseksüel
Bu ülkede hiç homoseksüel yok.
-There are no homosexuals in this country.
Burada hiç homoseksüel yok.
-There are no homosexuals here.
- homosexual
- (Tıp) Aynı cinse karşı cinsel arzu taşıyan kimse, Homoseksüel
- homosexual
- i., s. homoseksüel, eşcinsel
- homosexual
- (Tıp) Homoseksüelliğe ait
Связанные Термины
Английский Язык - Английский Язык
Определение uranistic в Английский Язык Английский Язык словарь
- homosexual