O zamana kadar döneceğim.
- I'll be back by then.
Ancak, o zamana kadar, çok geçti.
- By then, however, it was too late.
O zamana nalları dikmiş olurum.
- I'll be six feet under by then.
O zamana kadar bitirebilir misin?
- Can you finish by then?
O zamana kadar ne yaparım?
- What do I do till then?
O zamana kadar durumun tehlikesini fark etmedim.
- Not till then did I realize the danger of the situation.