unmöglich

listen to the pronunciation of unmöglich
Немецкий Язык - Турецкий язык
(Gramer) mümkün olmayan, gayri kabil
{'unmöklih} olanaksız
imkansız

Onu ağaçtan indirmek imkânsızdı. - Es war unmöglich, sie vom Baum herunterzuholen.

Ama bu imkansız, Bay Profesör. - Aber das ist unmöglich, Herr Professor.

mümkün değil
olanaksız
olamaz
Английский Язык - Турецкий язык

Определение unmöglich в Английский Язык Турецкий язык словарь

impossible
{s} olanaksız

Gelecekte ne olacağını bilmek olanaksızdır. - It is impossible to know what will happen in the future.

O, onun ne söylediğini anlamayı olanaksız buldu. - She found it impossible to understand what he was saying.

impossible
{s} olmaz
impossible
{s} imkânsız

Bir ayda işi tamamen bitirmek imkansız. - It is utterly impossible to finish the work within a month.

Zamanda geçmişe seyahat etmenin imkansız olduğu düşünülüyor. - It is considered impossible to travel back to the past.

impossible
muhal
impossible
elvermemek
impossible
cık
impossible
(Tıp) imposibl
impossible
dayanılmaz
impossible
Nâmümkün
ımpossible
imkânsız
impossible
{s} çekilmez
impossible
inanılmayacak kadar
impossible
olanaksız biçimde
impossible
{s} katlanılmaz