Bu düşmanca bir ortam.
- It's a hostile environment.
Düşmanca bir ortamda hayatta kalmak için bir insan doğaçlama yapabilmeli ve azimli olabilmeli.
- To survive in a hostile environment, one must be able to improvize and be tenacious.
Düşman yüzler tarafından kuşatıldığımı görüyorum.
- I see that I am surrounded by hostile faces.
Kendimi size karşı düşman hissetmiyorum.
- I don't feel hostile toward you.