unc

listen to the pronunciation of unc
Английский Язык - Турецкий язык
(Askeri) BM Komutanlığı (United Nations Command)
uncle
{i} dayı

Dayım bizim için yeni bir TV seti getirdi. - My uncle brought a new TV set for us.

Dayımın üç çocuğu var. - My uncle has three children.

uncle
{i} amca

Amcamın cadde boyunca bir mağazası var. - My uncle has a store along the street.

Bir aydır amcamla yaşıyorum. - I've been living with my uncle for a month.

uncle
yaşlı adam
uncle
enişte

Halam ve eniştemi ziyaret ettiğimde tekerlekli karyolada uyurdum. - I used to sleep in a trundle bed when I would visit my aunt and uncle.

Eniştem bana bu kol saatini verdi. - My uncle gave me this watch.

uncle
emmi
uncle
{i} zenci [gün. amer.]
uncle
{i} dayı: maternal uncle dayı
uncle
{i} amca: paternal uncle amca
uncle
{i} rehinci
uncle
(isim) amca, dayı, zenci [gün. amer.], rehinci
uncle
{i} enişte: Aunt Rosa's husband is one of my uncles. Rosa Teyze'nin kocası
Английский Язык - Английский Язык
uncle
large public university in North Carolina (USA) that has its main campus in Chapel Hill and several smaller campuses throughout the state
unc
Избранное