Çocuklarım birer nimet.
- Mis hijos son una bendición.
Babam bir devlet şirketi çalışanıdır.
- Mi padre es empleado de una empresa estatal.
Bir demokraside bütün vatandaşların eşit hakları vardır.
- En una democracia, todos los ciudadanos tienen los mismos derechos.
O, ona bir bisiklet kullanmasını tavsiye etti.
- Ella le aconsejó que usara una bicicleta.
Uluslararası bir dil insanlık için oldukça kullanışlı olurdu.
- Una lengua internacional sería de enorme utilidad para la humanidad.
Ben bir ananas almak istiyorum.
- Quiero comprar una piña.
Bir anahtara ihtiyacın olacak.
- Necesitarás una llave.
And false Duessa in her sted had borne,.