More than one hundred nations have approved the treaty.
- Yüzden fazla ulus antlaşmayı onayladı.
Throughout my life, I've had the great pleasure of travelling all around the world and working in many diverse nations.
- Hayatım boyunca, tüm dünyada seyahat etmekten ve birçok farklı uluslarda çalışmaktan büyük zevk aldım.
Jews are a people chosen by God.
- Yahudiler Tanrı tarafından seçilmiş bir ulustur.
The Americans are a democratic people.
- Amerikalılar demokratik bir ulustur.
Esperanto is the most simple and neutral international language for the peoples in the world.
- Esperanto, dünya halkları için en basit ve tarafsız uluslararası dildir.
This is what they have in common with other peoples.
- Bu onların diğer uluslarla ortak neye sahip olduklarıdır.
The government has declared three days of national mourning. Flags across the country have been lowered to half-mast.
- Hükümet üç günlük ulusal yas ilan etti. Ülke genelinde bayraklar yarıya indirildi.
An international trade ban could be the last straw for that country's economy.
- Uluslararası bir ticaret yasağı, o ülkenin ekonomisi için bardağı taşıran son damla olabilir.
Barbados is a member of the Commonwealth.
- Barbados, İngiliz Uluslar Topluluğu üyesidir.
Barbados is a member of the Commonwealth.
- Barbados, İngiliz Uluslar Topluluğu üyesidir.