Ben iki kez intihar girişiminde bulundum.
- I have attempted suicide two times.
Çoğu kişi dişlerini günde en az iki kez fırçalar.
- Most people brush their teeth at least two times a day.
Okunmayı hak eden bir kitap iki kere okunmayı hak eder.
- A book worth reading is worth reading twice.
İki kere iki dört eder.
- Twice two is equal to four.
Bu tünel onun iki katı kadar uzundur.
- This tunnel is twice as long as that one.
Benim iki katım kadar yaşlıdır.
- He is twice as old as I.
İki kez evlendi ve yirmiden fazla çocuğu oldu.
- He married twice and had more than 20 children.
Almanca dersleri haftada iki kez yapılmaktadır- Pazartesi ve Çarşamba günleri.
- German classes are held twice a week - on Mondays and Wednesdays.
Bir şeyi yapmak için Tom'a iki defa söylemek zorunda değilsin.
- You don't have to tell Tom twice to do something.
Uçak havalandıktan sonra havaalanı etrafında iki defa dolandı.
- The plane circled the airport twice after taking off.
I only used it twice.
- I've only used this two times.
If I were you, I wouldn't think twice — but thrice.
- If I were you, I wouldn't think two times, but three times!