Askerler isyanı kolayca bastırdı.
- The troops easily put down the rebellion.
Askerlerin bol miktarda silahları vardı.
- The troops had plenty of arms.
Birçok küçük şirketler iflas etti.
- Many small companies went bankrupt.
Ekonomi zayıf olmasına rağmen, bazı şirketler hâlâ kazanç sağlıyor.
- Although the economy is weak, some companies are still making a profit.
O, bizim birliklerin komutanıdır.
- He is commander of our troops.
Yanlış yapmak yok: Biz birliklerimizi Afganistan'da tutmak istemiyoruz. Biz orada askeri üs aramıyoruz.
- Make no mistake: we do not want to keep our troops in Afghanistan. We seek no military bases there.
Askerlerin bol miktarda silahları vardı.
- The troops had plenty of arms.
Lincoln, askerlerin gerekli olduğunu söyledi.
- Lincoln said troops were needed.
Askeri kuvvetler resmi geçit yaptı.
- The troops marched past.