A farewell meeting was held in honor of Mr Jones.
- Bir veda toplantısı, Bay Jones'un şerefinde düzenlendi.
Shall we start the meeting now?
- Toplantıyı şimdi başlatalım mı?
She took part in the assembly.
- O, toplantıda yer aldı.
He never goes to an assembly.
- O asla toplantıya gitmez.
He never goes to a gathering.
- O asla bir toplantıya gitmez.
We had to postpone the gathering because of rain.
- Biz yağmur nedeniyle toplantıyı ertelemek zorunda kaldık.
The therapy is in session.
- Terapi toplantı halinde.
They called a special convention.
- Onlar özel bir toplantıya çağırdılar.
I will not be able to participate in the company meetings in May as I will be traveling in Asia during that time.
- O süre boyunca Asya'da seyahat ediyor olacağımdan mayıstaki şirket toplantılarına katılamayacağım.
We take all the company visitors to the meeting room.
- Bütün şirket ziyaretçilerini toplantı odasına alıyoruz.
Two thirds of the students came to the reunion.
- Öğrencilerin üçte ikisi toplantıya geldi.
Tom went to his high school reunion last week.
- Tom geçen hafta lisesinin anma toplantısına gitti.
The Prime Minister will hold a press conference tomorrow.
- Başbakan yarın bir basın toplantısı düzenleyecek.
I'd like to hold a staff meeting first thing tomorrow afternoon, so could you reserve the conference room?
- Yarın öğleden sonra ilk olarak personel toplantısı yapmak istiyorum, bu yüzden konferans salonunu ayırır mısın?