topallayan

listen to the pronunciation of topallayan
Турецкий язык - Английский Язык
halting
{i} limping

Never trust a limping dog or the tears of a woman. - Topallayan bir köpeğe ve bir kadının gözyaşlarına asla güvenme.

topalla
{f} limping

Never trust a limping dog or the tears of a woman. - Topallayan bir köpeğe ve bir kadının gözyaşlarına asla güvenme.

You're not limping anymore. - Sen artık topallamıyorsun.

topalla
{f} limp

Tom walks with a slight limp. - Tom hafif bir topallama ile yürür.

You're not limping anymore. - Sen artık topallamıyorsun.

topalla
{f} hobble

Tom took heart and, sure enough, on New Year's Eve he was able to hobble along to a party. - Beklenildiği gibi, Yeni Yıl Arefesinde Tom cesaret buldu ve topallayarak partiye yürüyebildi.

topallayan
Избранное