together, simultaneously; along with

listen to the pronunciation of together, simultaneously; along with
Английский Язык - Турецкий язык

Определение together, simultaneously; along with в Английский Язык Турецкий язык словарь

at the same time
aynı zamanda

Geriye dönüp baktığında, Tom her iki kız kardeşle aynı zamanda flört etmemesi gerektiğini anladı. - In retrospect, Tom realized he shouldn't have been dating both sisters at the same time.

Ondan hoşlanıyorum fakat aynı zamanda ona gerçekten inanmıyorum. - I like him, but at the same time I don't really trust him.

at the same time
bununla birlikte
at the same time
bununla beraber
at the same time
aynı anda

Tom, armonika ve gitarı aynı anda çalabilir. - Tom can play the harmonica and the guitar at the same time.

Onlar aynı anda Paris'e vardılar. - They arrived in Paris at the same time.

at the same time
yine de
Английский Язык - Английский Язык
at the same time
together, simultaneously; along with

    Расстановка переносов

    together, simultaneously; a·long with

    Произношение

Избранное