to win, achieve a gain

listen to the pronunciation of to win, achieve a gain
Английский Язык - Турецкий язык

Определение to win, achieve a gain в Английский Язык Турецкий язык словарь

harvest
{i} hasat

Su yokluğu nedeniyle kötü hasat hasat yaptık. - We had a poor harvest because of the lack of water.

Kötü hasat büyük gıda sıkıntısına neden oldu. - The bad harvest caused massive food shortages.

harvest
hasat zamanı
harvest
{f} hasat kaldırmak
harvest
biçmek
harvest
{f} topla

Senin zeytinlerini toplamam. - I don't harvest your olives.

Onların zeytinlerini toplamam. - I don't harvest their olives.

harvest
mahsül
harvest
tarladan kaldırmak
harvest
{i} harman
harvest
{i} ürün

Güzel hava sayesinde, tüm ürünleri bir gün içinde hasat edebildik. - Thanks to the nice weather, we were able to harvest all of the crops in a day.

Kuraklık dönemi ürüne ciddi hasar verdi. - The spell of drought did severe damage to the harvest.

harvest
{i} sonuç, semere
harvest
{f} toplamak
harvest
{i} sonuç
harvest
harvest home harman sonu
harvest
har vest moon sonbahar başındaki dolunay
harvest
{f} idareli kullanmak
harvest
{f} saklamak
Английский Язык - Английский Язык
harvest

The rising star harvested well-deserved acclaim, even an Oscar under 21.

to win, achieve a gain
Избранное