Tahtada yazılı olan benim adımdı.
- Written on the blackboard was my name.
Ann tahtaya bir şeyler yazdı.
- Ann wrote something on the blackboard.
Bir kara tahta, siyah olmak zorunda değildir.
- A blackboard doesn't have to be black.
Tom, adını kara tahtaya yazılmış gördü.
- Tom saw his name written on the blackboard.