to thrust; to poke

listen to the pronunciation of to thrust; to poke
Английский Язык - Турецкий язык

Определение to thrust; to poke в Английский Язык Турецкий язык словарь

dig
kazmak

Derin kazmak zorunda kalacağız. - We're going to have to dig deep.

Daha derine kazmak zorundasın. - You have to dig deeper.

dig
{i} kazma

Çocuklar kumda çukur kazmayı severler. - Children love to dig in the sand.

Tom kazmaya devam etti. - Tom continued digging.

dig
{i} taş

Savaş tutuklusu kendini büyük bir onurla taşıdı. - The prisoner of war bore himself with great dignity.

dig
{i} kazı

Köpek bir çukur kazıyordu. - The dog was digging a hole.

O, kendi mezarını kazıyor. - He is digging his own grave.

dig
beğenmek
dig
idrak etmek
dig
(Jeoloji) sıyırmak
dig
{f} (dug, --ging)
dig
dürtme
dig
anlamak
dig
kazı yeri
dig
iğneli laf
dig
kazı yapm

Kazı yapmak zor iştir. - Digging is hard work.

dig
{f} deşmek
dig
toprağı bellemek
dig
{f} dürtmek
dig
(isim) kazı, kazma, dürtme; iğneleme; taş; lojman, yurt
dig
{f} kazı yapmak

Kazı yapmak zor iştir. - Digging is hard work.

dig
{f} mahmuzlamak
Английский Язык - Английский Язык
dig
to thrust; to poke
Избранное