Şirketimiz o araştırma projesinde yer almak istiyor.
- Our company wants to take part in that research project.
Önemli olan oyunda kazanmak değil, oyunun içinde yer almak.
- The important thing is not to win the game, but to take part in it.
Tom diğer çocuklarla oyunlara katılmayacak kadar çok utangaçtır.
- Tom was too shy to take part in games with the other boys.
Korkarım ki bu gece toplantıya katılamayacağım.
- I'm afraid I won't be able to take part in the meeting tonight.
Eğer mümkün olursa, bir sonraki toplantıya katılmak istiyorum.
- If it's at all possible, I'd like you to take part in the next meeting.
Ben şahsen oyuna katılmak istiyorum.
- For myself, I would like to take part in the game.
Tatoeba'da çok fazla Türk trolü var gibi görünüyor.
- Seems like there are too many Turkish trolls on Tatoeba.
Tom sadece trollüyor.
- Tom is just trolling.