to take part in a primary election

listen to the pronunciation of to take part in a primary election
Английский Язык - Турецкий язык

Определение to take part in a primary election в Английский Язык Турецкий язык словарь

primary
{s} başlıca

Gösteri Stokçular Amerika'da koltuk psikolojinin başlıca nedenlerinden biridir. - The show Hoarders is one of the primary causes of armchair psychology in America.

primary
{s} birincil

Aile için sevgi bizim birincil görevimiz. - Love for the family is our primary duty.

Teleskopların birincil ve ikincil aynası vardır. - Telescopes have a primary and a secondary mirror.

primary
{s} ana

Üç ana renk, diğer bütün renklerin temelidir. - The three primary colors are the basis of all the other colors.

Fransızca Tom'un ana dilidir. - French is Tom's primary language.

primary
öncelikli

Benim öncelikli ilgim sizin güvenliğinizdir. - My primary concern is your safety.

Nereye gideceğim ve ne göreceğim benim öncelikli ilgilerim. - Where to go and what to see were my primary concerns.

primary
(sıfat) ilk, birinci, baş, başlıca, ana, temel, en başta gelen, birinci derecede, birincil
take part in
-e katılmak, -e iştirak etmek
to take part
yer almak

Önemli olan oyunda kazanmak değil, oyunun içinde yer almak. - The important thing is not to win the game, but to take part in it.

Olimpiyat Oyunları'nda yer almak istiyorlar. - They want to take part in the Olympic Games.

primary
asıl
primary
ilksel
primary
(Denizbilim) ilkil
primary
baş

Gösteri Stokçular Amerika'da koltuk psikolojinin başlıca nedenlerinden biridir. - The show Hoarders is one of the primary causes of armchair psychology in America.

Onun başarısızlığının ana nedeni tembelliktir. - The primary cause of his failure is laziness.

take part in
iştirak etmek
take part in
-e katılmak
take part in
katıl

Yarışmaya katılacak mısınız? - Are you going to take part in the contest?

Tom diğer çocuklarla oyunlara katılmayacak kadar çok utangaçtır. - Tom was too shy to take part in games with the other boys.

take part in
katılmak

Her şahıs, doğrudan doğruya veya serbestçe seçilmiş temsilciler vasıtasıyla, memleketin kamu işleri yönetimine katılmak hakkını haizdir. - Everyone has the right to take part in the government of his country, directly or through freely chosen representatives.

Partiye katılmak istedim fakat yapamadım. - I wanted to take part in the party but I couldn't.

primary
(İnşaat) ilk, birinci
primary
{s} en önemli, başlıca; temel, ana, asıl: primary problem en
primary
{s} temel

Üç ana renk, diğer bütün renklerin temelidir. - The three primary colors are the basis of all the other colors.

Bilimin temel amacı gerçeği , yeni gerçeği bulmaktır. - The primary aim of science is to find truth, new truth.

primary
{i} ana renk

Üç ana renk, diğer bütün renklerin temelidir. - The three primary colors are the basis of all the other colors.

On iki rengin bir toplamı için üç ana renk ve dokuz ikinci derecede renk vardır. - There are three primary colours and nine secondary colours for a total of twelve colours.

primary
primer
primary
{s} birinci

Aile için sevgi bizim birincil görevimiz. - Love for the family is our primary duty.

Güvenlik birincil sorundur. - Safety is the primary concern.

primary
{i} uçucu kanat tüyü
primary
{s} birinci derecede
Английский Язык - Английский Язык
primary
to take in
Absorb
to take part in a primary election

    Расстановка переносов

    to take part in a pri·ma·ry e·lec·tion

    Турецкое произношение

    tı teyk pärt în ı praymeri îlekşın

    Произношение

    /tə ˈtāk ˈpärt ən ə ˈprīˌmerē əˈleksʜən/ /tə ˈteɪk ˈpɑːrt ɪn ə ˈpraɪˌmɛriː ɪˈlɛkʃən/
Избранное