Başarının anahtarı olan dürüstlük söylenilmediği taktirde sürer
- It goes without saying that honesty is the key to success.
Başarın hakkında endişeleniyorum.
- I'm worrying about your success.
Çabalarının başarıyla sonuçlanacağından eminim.
- I'm sure your efforts will result in success.
Kendi kendine şöyle dedi: Bu operasyon başarıyla sonuçlanacak mı?
- He said to himself, Will this operation result in success?
Kaçış denemesi başarılıydı.
- His escape attempt was successful.
Okul festivalini başarılı yapmak için birbirlerine yardımcı oldular.
- They helped one another to make the school festival a success.
Çalışkanlık onu başarıya götürdü.
- Diligence led him to success.
Senin nasihatın beni başarıya götürdü.
- Your advice led me to success.
Bu olumlu fırsattan yararlandım.
- I availed myself of this favorable opportunity.
İşe yarar bir yardım var mı?
- Is there any help available?
Utangaçlığımı atlatmaya çalıştım, ama boşuna.
- I have tried to overcome my shyness, but to no avail.
Tekrar denedim ama boşuna.
- I tried again, but to no avail.
His third attempt to pass the entrance exam was a success.
The new range of toys has been a resounding success.
... And that's led to the tremendous success to you see ...
... And part of Google's success is because we show that ...