Hava hakkında konuşmak istemiyorum.
- I don't want to talk about the weather.
Grup, yaklaşmakta olan parti hakkında konuşmak için bir boğa oturumu planlıyordu.
- The group was planning a bull session to talk about the upcoming party.
Kendimden bahsetmek istemiyorum.
- I don't like to talk about myself.
Şimdi bundan bahsetmek için henüz çok erken.
- It's still too early to talk about this now.
Tom'un yaptığı şeyden söz etmek istiyor musun?
- Do you want to talk about what Tom did?