to show, exhibit, appear for another

listen to the pronunciation of to show, exhibit, appear for another
Английский Язык - Турецкий язык

Определение to show, exhibit, appear for another в Английский Язык Турецкий язык словарь

represent
temsil etmek

Onun besteleri rönesans müziğinin son yankısını temsil etmektedir. - His compositions represent the last echo of Renaissance music.

Bir romanın varlığının tek nedeni hayatı temsil etmek için girişimde bulunmasıdır. - The only reason for the existence of a novel is that it does attempt to represent life.

represent
{f} sunmak
represent
{f} tarif etmek
represent
{f} sahneye koymak
represent
{f} ifade etmek
represent
{f} temsilciliğini yapmak
represent
{f} göstermek
represent
{f} belirtmek
represent
gösterimlemek
represent
rolünde oynamak
represent
-i oynamak
represent
rolünü oynamak
represent
temsil et

Konferans sırasında şirketimizi temsil etti. - He represented our company at the conference.

Toplantıda kendi sınıfını temsil etti. - He represented his class at the meeting.

represent
{f} vekili olmak
represent
tasvir etmek
represent
gibi göstermek
represent
{f} oynamak
represent
representabletemsil edilir
represent
tasvir et mek
represent
{f} -i
Английский Язык - Английский Язык
{v} represent
to show, exhibit, appear for another

    Расстановка переносов

    to show, exhibit, ap·pear for an·oth·er

    Произношение

Избранное